Abdullah Öcalan: Komployla tipik bir İsrail-Filistin ikilemi yaratılmak istendi

img

HABER MERKEZİ - "Büyük Gladio Komplosu" olarak nitelendirdiği komployu son savunmasında derinlikli bir şekilde irdeleyen PKK Lideri Abdullah Öcalan, komployla bölgede "tipik bir İsrail-Filistin ikilemi yaratılmak" istendiğini ifade etti. 

Amerikan Birleşik Devletleri’nin (ABD) koordinatörlüğünde ve küresel güçlerin ortaklığında PKK Lideri Abdullah Öcalan’a dönük 9 Ekim 1998’de startı verilen ve 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirilmesine uzanan uluslararası komplo 25. yılında. Abdullah Öcalan, komplonun Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) kilit adımlarından biri olduğuna işaret etmiş, amaçlanın ise Kürt gerçekliğinin tasfiye edilmesi olduğunu vurgulamıştı. Öcalan, geçmiş değerlendirmelerinde, komplonun ayrıca Ortadoğu merkezli Üçüncü Dünya Savaşı’nın da başlangıcı olduğu tespitinde bulundu. 
 
İmralı Adası’nda kaleme aldığı ‘Demokratik Uygarlık Manitestosu’nun 5’inci cildi olan ‘Kürt Sorunu ve Demokratik Uygarlık Çözümü’ kitabında komplonun uluslararası boyutunda komplonun NATO tarihinin en büyük operasyonu olduğunu belirten Abdullah Öcalan, “Büyük Gladio Komplosu” başlığı altında ise İmralı Adası’na getirilmesinin ardından başlayan süreci ele aldı. 
 
ABD VE AB’NİN SİYASİ SORUMLULĞU 
 
ABD Başkanı Clinton’un özel danışmanı General Galtieri’nin açıklamaları, AB Siyasi Komiserliğinden kadın bir yetkilinin yaklaşımı ve Türk Özel Kuvvet Komutanlığı Şefi Engin Alan’ın rolünün komplonun baştan sona ABD ve Avrupa Birliği’nin siyasi sorumluluğu altında NATO Gladio’su tarafından yürütüldüğünün açık kanıtı olduğunun altını çizen Abdullah Öcalan, “Daha sonra ortaya çıkan bu gerçeklerden önce de beni etkisizleştiren gücün Türk hükümeti güvenlik güçleri olmadığından şüphe etmiyordum, ama operasyon mekanizmasını tam kavrayamamıştım. Süreç gerçekte olduğundan çok farklı yansıtılıyordu. Türk hükümeti bastırıyor ve sonuç alıyor gibi bir hava ısrarla yaratılıyordu. Başbakan Bülent Ecevit’in beni niçin yakaladıklarını ve Türkiye’ye iade ettiklerini anlamadığını söylemesi bile, bu iddiama doğrulayıcı önemli bir kanıttır. Gelişmeler çözümlenip netleştirildikçe, iddiam daha da doğrulanacaktır” dedi. 
 
KOMPLONUN ASIRLIK TEMELİ 
 
Abdullah Öcalan, komplonun ardındaki felsefi ve politik zihniyetin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, “Sıkça komplonun asırlık bir temeli olduğundan bahsediyor, döne dolaşa bunu açıklıyorum. Her dönemin kilometre taşı olan komplolardan bahsettim. Bunlardan sadece Kürtlere yönelik olanlarından Hamidiye Alayları komplosu, 1914 Bitlis’teki Melle Selim, 1925 Şeyh Sait, 1930 Ağrı ve 1937 Dersim komploları, 1959’da 49’lar ve 1960’ta 400’ler Davaları, Faik Bucak’ın öldürülmesi ve Sait Kırmızıtoprak’ın KDP tarafından katledilmesi, yine PKK’nin ideolojik aşamasından günümüze kadar aynı zihniyet tarafından organize edilen yüzlerce komplo bir çırpıda sıralanabilir. Komploları düzenleyenler bunu ustaca düzenlenmiş iktidar sanatı saymaktadırlar. Yani komplo iktidar sanatının en önemli aracı ve ruhu durumundadır. Bu sanat Kürtler için kesinlikle komplo temelinde yürütülmek durumundaydı. Komplonun açıktan bir yöntemle uygulanması, öyküdeki çocuğun ‘Anne bak, kral çıplak’ demesine benzer bir duruma yol açacaktı. Hedefinde soykırıma dek giden uygulamalar bulunan bir iktidar gücünün elinde komplo dışında bir araç ve buna yön veren zihniyet yoktur. Burada önemli olan, komploya dahil olan güçlerin doğru tanınması ve tanımlanmasıdır” diye belirtti. 
 
KOMPLODAKİ ÇELİŞKİLİ GÜÇLER 
 
ABD’den Rusya Federasyonu’na, AB’den Arap Birliği’ne, Türkiye’den Yunanistan’a, Kenya’dan Tacikistan’a kadar komploda yer alan çelişkili güçlerin varlığına dikkat çeken PKK Lideri, “Asırlık düşmanlar olan Türkler ve Yunanlıları birleştiren neydi? Neden benim sırtımdan bu kadar ilkesiz ittifaklar veya çıkar birlikleri kuruluyordu?” diye sordu. İngiltere’nin bu noktada en tecrübeli güç olduğunu dile getiren Abdullah Öcalan, şunları söyledi: “Benim Avrupa’da politika yapmamam için ilk işaret fişeğini sıkan güçtür. Avrupa’ya adım atar atmaz beni hemen ‘persona non grata’, yani ‘istenmeyen kişi’ ilan etmişti. Bu basit bir adım değildi, sonucu önceden belirleyen adımlardandı. Peki, Humeyni için, Lenin için bile alınmayan böylesi bir tavır, neden hemen benim için alınmıştı? Özcesi, Ortadoğu’ya yönelik iki yüz yıllık hegemonik hesapları önünde, özellikle Kurdistan politikasından ötürü (özetle ‚Ver Kerkük-Musul’u, yok et kendi sınırlarındaki Kürtleri’ politikası nedeniyle) ciddi bir engel olarak ortaya çıkmıştım. Bütün planları ve uygulayıcıları karşısında tehlikeli olmaya başlamıştım.” 
 
HEGEMONİK MÜCADELENİN MERKEZİ
 
Komployu açığa çıkarmakla gerçeği aydınlatmayı amaçladığını dile getiren PKK Lideri, şöyle devam etti: “O günlerde Kurdistan’ın özgürlüğünden ve Kürtlerin kimliğini kazanmalarından yana olmak, her türlü günübirlik liberal çıkarları, pragmatizmi ve bencilliği aşmayı gerektiriyor; sağı ve soluyla kapitalist modernite yaşamından vazgeçmeyi veya bu yaşamın karşısına dikilmeyi emrediyor, buna zorluyordu. Tersine o günlerin dünyası küresel liberalizmin dünyayı fethetme savaşında şahlandığı günlerin dünyasıydı. Liberal faşizmin dünya çapında egemenliğini ilan ettiği yıllar yaşanmaktaydı. Politik açıdan ise, Ortadoğu hegemonik mücadelenin merkezi konumundaydı. Kürdistan üzerindeki mücadele hegemonik hesaplar açısından kilit roldeydi. PKK’nin ideolojik ve politik konumu hegemonik hesaplarla açık çelişki içindeydi. Dolayısıyla tasfiye edilmem bu hesapların önünün açılması anlamına geliyordu.”
 
POLİTİK FELSEFEDE KÖKLÜ DÖNÜŞÜM
 
İmralı döngüsünde tüm bu tarihsel hesapların şahsında yeniden canlandırıldığını dile getiren Abdullah Öcalan, “İmralı sürecini çözümleyebilmem için uzun bir tarihsel temeli bulunan güncel çıkar çatışmalarının farkına varabilecek bir bilince sahip olmam gerekiyordu. Hegemonik sistemin komplo hesaplarında çok dikkat edilmesi gereken hususlardan biri de ustaca planlanmış ve son iki yüzyılda uygulanan bölgeye ilişkin ‘böl-yönet’ politikalarına alet olmamak, özellikle derinleştirilmesi hedeflenen Türk-Kürt çatışmasında bu güçler yararına kullanılmamaktı. Bu politikalara alet olan Ermeniler, Grekler, Balkanlardaki etnik yapılar, Araplar, Süryaniler, Türkler ve Kürtler çok şey yitirmişlerdi. Bunlardan bazıları binlerce yıllık vatanlarından ve kültürel varlıklarından olmuşlar, hatta ulusal toplum olmaktan çıkarılmışlardı. Ayrıca Türklerle birlikte yaşadıklarından ötürü birçok güç Kürtlere karşı öfke içindeydi. Malazgirt Savaşı’ndan beri stratejik önemini her zaman koruyan bu birlik, özellikle 1925’ten bu yana uygulanan inkâr ve imha politikasıyla berhava edildi. Cumhuriyet’in bu asli unsurunun inkârı ve tasfiyesine yönelik süreç derinliğine araştırılıp tarih felsefesiyle yorumlandığında, özünde bu stratejik birliğin hedeflendiği açığa çıkıyordu. İngilizler ve iç uzantılarının Mustafa Kemal’i zorlamaları komplonun en önemli adımıydı. Geleneksel Türk yönetim olgusunda, felsefesinde Kürt düşmanlığı ve asimilasyonculuğu yoktu. Bu düşmanlık özel amaçlarla geliştirilmişti. İsyan süreçleri ve sonrasında yaşananlar bu gerçeği doğruluyordu. İmralı’da oldukça dikkatimi çeken ve üzerinde daha da yoğunlaştığım bu durum, politik felsefemde köklü bir dönüşüme yol açtı” şeklinde konuştu.
 
AMAÇ: İSRAİL-FİLİSTİN İKİLEMİ YARATMAK 
 
Uluslararası komplonun sadece Kürtlere değil, aynı zamanda Türklere de yapıldığını, temel amacın yüzyıl daha sürecek anlaşmazlığın temelinin derinleştirilmek olduğunu vurgulayan Abdullah Öcalan, “Beni komploya düşürmeleri, bu niyetleri için ideal bir fırsat sunmuştu. Bu fırsatı sonuna kadar kullanmak isteyeceklerdi. Aksini düşünmek mümkün değildi. Çünkü isteselerdi bu yöndeki çok olumlu gelişmelere katkı sunabilirlerdi. Oysa işleri sürekli çıkmaza sürüklüyorlar, sorunu çözmek yerine tam bir kördüğüme dönüştürüyorlardı. Tipik bir İsrail-Filistin ikilemi yaratılmak isteniyordu. Nasıl ki İsrail-Filistin ikilemi yüzyıldır Ortadoğu’da Batı hegemonyasına hizmet etmişse, ondan çok daha büyük boyutlu olan Türk-Kürt ikilemi de en azından bir yüzyıl daha hegemonik hesaplarına hizmet edebilirdi. Zaten 19. yüzyılda bölgedeki birçok etnik ve mezhepsel sorunun geliştirilmesinde ve çözümsüz bırakılmasında aynı amaç güdülmüştür. İmralı gerçeği bu yöndeki ham bilgilerimi iyice olgunlaştırdı. Fakat karşımda duran en önemli sorun, bunu Türk yönetici elitine kavratabilmekti” değerlendirmesinde bulundu.
 
TÜRKİYE UZANTISINA GÖZ YUMULDU
 
Küresel güçlerin Türk-Kürt ikileminin derinleştirilmesinde kullandıkları yöntemin “tavşan kaç, tazı tut” olduğunu belirten Abdullah Öcalan,” Öyle ki, hem tazı hem de tavşan bu kovalamacada yorgun düşecekler, sonuçta her ikisi de sahiplerinin hizmetine ve kullanımına gireceklerdi. Bana bizzat uygulananlar bu yöntemin doğrulanması anlamına geliyordu. Gerek AB Konseyi’nin yaklaşımları gerekse AİHM’nin kararları tam da bu politikanın uygulanmasına hizmet ediyordu. İki tarafı da kendine sonsuz bağlama mantığı geçerliydi. Amaç adalet ve çözüm değildi. Savunmalarımı daha çok bu mantığı teşhir amacıyla geliştirdim. Hiçbir NATO ülkesinde görülmeyen bir biçimde Gladio örgütlenmesini devletin tepesine oturtmak, iyi niyet ve güvenlikle izah edilemez. İpleri kendi ellerinde olduğu ve ülkeyi diledikleri gibi yönetmelerine eşsiz bir fırsat sunduğu için, hegemonik güçler Gladio’nun Türkiye uzantısına göz yummuşlardı” dedi.
 
GLADİO ÇATIŞMALARININ LABORATUVARI
 
Bir bütün olarak Gladio yapılanmasının yakından incelenmesi ve felsefesinin açığa çıkarılması durumunda hedefin en kısa yoldan Türkiye’yi işgal etmek, halkı bölüp parçalamak ve çatıştırmak olduğunun görüleceğini söyleyen Abdullah Öcalan, “Özellikle Ortadoğu’daki uzantılarında bu gerçeklik sıkça yaşanan uygulamalarla kendini ortaya koyuyordu. Bir halkı yönetmenin en etkili aracıydı. Hem halkını devlete karşı çıkartıyorlar hem de ikisini birbirine ezdiriyorlar, tehlikeli gördüklerini bu yöntemle tasfiye ediyorlardı. Türkiye’nin son 60 yıllık yönetim gerçeğinde bu olgu çok çarpıcıydı. Ülke âdeta Gladio çatışmalarının laboratuvarı haline getirilmişti. Sadece PKK tarihinin tüm önemli süreçlerinde yaşanan Gladio’dan kaynaklı çatışmalar devletin ve halkların yüzyıllarca süren geleneksel dostluklarının sonunu getirmeye yeterli olmuştu” şeklinde konuştu.
 
ÖZGÜRLÜK HAREKETİNİN BİTİRİLİŞİ! 
 
İmralı sürecini de bu oyunu bozmak için ideal bir platform olarak değerlendirdiğini kaydeden PKK Lideri, şunları söyledi: “Bunun için gerekli olan teorik temelimi güçlendirdim. Barışın ve siyasi çözüm koşullarının bütün felsefi ve pratik argümanlarını geliştirdim. Demokratik siyasi çözümün özgünlüğü üzerinde yoğunlaştım. Zorlu ve sabır isteyen bu çalışmalar komplonun kısırdöngülerini kırabilir ve çözüm alternatiflerini geliştirebilirdi. Bu konuda kendime güvenmekten başka çarem yoktu. Aslında komplo sürecinde rol alanların niyeti farklıydı. Benim şahsımda PKK’nin ve Özgürlük Hareketi’nin bitirilişini sağlamak istiyorlardı. Cezaevi uygulamaları, AİHM ve AB’nin tüm yaklaşımları bu ana amaçla bağlantılıydı. Benden arındırılmış bir Kürt Hareketi hedefleniyordu. İğdiş edilmiş, efendilerinin hizmetinde olan geleneksel işbirlikçiliğin modern bir versiyonu oluşturulmak isteniyordu. Özellikle ABD ve AB’nin uzun vadeli çalışmaları bu doğrultudaydı.
 
‘SAVUNMAM ÇÖZÜM YOLU OLDU’
 
Özcesi, özellikle İngiliz hegemonyacılığının önce işçi sınıfı hareketinde, daha sonraları ulusal kurtuluş hareketleriyle devrimci-demokratik hareketlerde başarıyla uyguladığı bu iğdiş etme modeli, liberal insan hakları ve özgürlükleri yöntemiyle başarıya ulaşmıştı. Devrimci önderleri ve örgütleri tasfiye etmişlerdi. Yüzlerce yıldır uyguladıkları tasfiye yöntemlerinin bir benzeri PKK’ye ve devrimci, kolektif özgürlük ve eşitlik hareketine uygulanıyordu. İmralı sürecinden beklenen esas sonuç buydu; üzerinde çokça çalışılan ve ustaca uygulanmak istenen plan buydu. Strateji ve taktikler bu plan çerçevesinde geliştiriliyordu. Benim bunlara mukabil geliştirdiğim savunma ne klasik Ortodoks dogmatik tutuma ne de kendimi kurtarmaya ve koşullarımı iyileştirmeye dayanıyordu. Savunmama yön veren şey ilkeli, halkların tarihsel ve toplumsal gerçekliğine uygun onurlu barış ve demokratik çözüm yolu oldu.”
 
MA / Özgür Paksoy

Diğer başlıklar

16/02/2024
10:36 Jeoloji mühendisi Alan'dan 'çevre felaketi' uyarısı
10:35 Gözaltındaki gazeteciler savcılığa sevk edildi
10:14 DEM Parti 21 Şubat Anadil Günü’nde sokağa çıkacak
09:21 Gazeteci Ahmet’ten 115 gündür haber yok
09:19 Tutsakların eylemi 82’nci günde
09:18 Belediyeyi aile şirketine çeviren AKP'li Tosun yeniden aday
09:13 30 yıllık tutsak: Öcalan’ın özgürlüğü daha fazla gündem olmalı
09:10 Av. Sarsılmaz: Abdullah Öcalan’ın koşullu salıverilme koşulları oluşmuştur
09:09 Koçer kadınlar için aday oldu
09:05 30 aydır selde kaybolan oğlunu arıyor
09:00 16 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
07:45 Gözaltındaki gazetecilere haberleri soruldu
15/02/2024
23:29 Yunan Parlamentosu’na siyah çelenk, Türk Konsolosluğu’nda protesto
23:18 Leyla Güven’den Abdullah Öcalan’a mektup
21:51 Gazeteci Kaygusuz tahliye edildi
21:14 Zappion’da ‘Abdullah Öcalan’a Nobel ödülü verilsin’ talebi
20:31 Kobanê Davası’nda Sebahat Tuncel’in ek savunması alınacak
20:18 KESK, DİSK, TMMOB ve İTO'dan Licik protestosu
20:10 Polisevine saldırı davasında karar çıktı
19:48 İstanbul'da gözaltına alınan 15 kişi adliyeye çıkarılacak
19:48 Seçmenlerin oy kullanacağı sandıklar belli oldu
19:40 Koçyiğit: Artık büyük barış zamanı, muhatap Abdullah Öcalan
19:15 Gazetecilerin ifadeleri alınmaya başlandı
18:41 AFP, Strasbourg’da 12 yılık Özgürlük Nöbeti’ni yazdı
18:30 DBP PM üyesi Karadağ tutuklandı
18:18 Birleşik Metal-İş’ten MESEM tepkisi: Çocuk işçiliğine yasal kılıf
18:13 Pirha Muhabiri Atmaca serbest bırakıldı
17:51 AYM 'ret' gerekçesinde itiraz kapsamında olmayan AİHM kararlarını esas aldı
17:38 CHP Genel Başkan Yardımcısı istifa etti
17:28 Batan kargo gemisi 51 metre derinlikte bulundu
17:26 Nakliyat- İş Sendikası’ndan maden faciası protestosu
17:11 Artı TV sunucusu Ekinci hakkında soruşturma
17:11 Aday gösterilmeyen bir AKP'li daha istifa etti
17:08 DEM Parti Hatay İl Eşbaşkanı serbest bırakıldı
16:59 Adalet Nöbeti'nde uluslararası komplo protesto edildi
16:46 Üçüncü Kürt Konferansı Londra’da başladı
16:28 Roja Reş eylemleri: Çeyrek asırda Abdullah Öcalan ve fikirleri kazandı
16:07 Adalet Bakanlığı izni aranmadan avukat Şahin'in yargılanmasına başlandı
15:55 DFG’den gazeteciler için hastag çalışması
14:59 Gazetecilerin ifade işlemlerine başlanacak
14:51 DBP ve HDP'li 4 kişi tahliye edildi
14:49 Özgürlük Yürüyüşçüleri Amara'da: Bu yürüyüş milyonların yürüyüşü
14:27 Yerel Demokrasi Konferansı’nın sonuç bildirgesi açıklandı
13:30 DİSK Basın-İş: Gazetecileri derhal serbest bırakın
13:06 Savunmasında komploya değinince SEGBİS bağlantısı kesildi
12:58 DEM’in Dilovası adayı Avcı: Kazanmak için yola çıkıyorum
12:53 DEM Partili vekillerden tecrit önergesi
12:41 Bakan Bayraktar: Toprağı kaldırmak için 400 bin kamyona ihtiyaç var
12:30 Onbinler komplo protestosunda
12:23 TJA: Ne komplo ne tecrit Öcalan’la bağımızı kopardı
12:21 AYM'den Madımak Katliamı kararı
11:53 Adana’da bir kadın katledildi
11:40 Kuzey ve Doğu Suriye'de 'Roja Reş' nedeniyle hayat durdu
11:37 Meteoroloji'den 8 kent için kuvvetli yağış ve çığ uyarısı
11:20 Toprak altındaki işçilere 3 gündür ulaşılamadı
11:14 Avukatlar İmralı’ya gitmek için başvurdu
11:13 Demirtaş Deresi’ni kızıla boyayan fabrika kapatıldı
10:57 Özgürlük Yürüyüşçüleri Amara’ya bir adım daha yaklaştı
10:15 Birçok kentte ev baskınları
09:49 Özgürlük Yolcuları'nı Amara heyecanı sardı
09:39 Colemêrg’te eğitime kar arası
09:19 Cezaevlerindeki ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ eylemi 81’inci günde
09:18 Gazeteci Ahmet’in akıbeti 114 gündür açıklanmıyor
09:16 Cizîrli kadınlar: Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
09:10 Gazeteci Dicle: Abdullah Öcalan paradigmasıyla komplocuları yendi
09:08 Gazeteciler 3 gündür gözaltında: Seçime giderken Kürt medyası hedefte
09:04 Savcıdan hakkında yakalama kararı olmayan avukatlara: Bir şey buluruz!
09:02 Mehmet Öcalan: Ağabeyim İmralı Adası’nda mı?
09:01 Kayıp yakınları 'zaman aşımı' kararına tepkili: Nasıl unutacağız?
09:00 15 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:53 Marmara'da kargo gemisi battı
08:45 Yozgat’ta yolcu otobüsü devrildi: 19 yaralı
08:26 İsrail’den Nasır Hastanesi’ne saldırı
07:43 Benzine zam
14/02/2024
22:51 Hatimoğulları’nın alınmadığı maden sahasına Beşir Derneği çadır kurdu
22:40 9 işçi hala toprak altında, Özhaseki: Sevindirici haber şuan için kirlilik tespit edilmedi
21:02 'Tecride son Öcalan'a özgürlük' talebi: Kaostan çıkış İmralı kapılarının açılmasıyla mümkün
20:34 ‘Şiddet dolu aşkınız da kutsal aileniz de sizin olsun’
20:32 AKP’den istifa eden Arslanca: Birçok yerden darbe yiyecek
20:28 Mûş’ta 3 genç gözaltına alındı
19:48 İşçi Emekçi Birliği maden faciasını protesto etti
19:40 Maden faciasına dair gözaltı sayısı 7 oldu
19:32 Abdullah Öcalan için düzenlenecek Köln yürüyüşüne katılım çağrısı
19:29 ‘İktidar ve şirketler eliyle insanlık suçu işleniyor’
18:53 Kobanê Davası’nda açlık grevleri selamlandı
18:41 İHD: Ege Bölgesi'nde 91 işçi yaşamını yitirdi, 423’ü yaralandı
18:24 43’üncü İstanbul Film Festivali jürisi belirlendi
18:23 Erdoğan ve Sisi’den ortak açıklama: Yeni bir sayfa açıyoruz
17:48 Beykoz’da bir fabrikada yangın
17:38 170 kurumdan ortak açıklama: Altın madeni ve şirketi acilen kapatılsın
17:20 Dep’te su taşkını
17:05 Toprak altında kalanların yakınları: Psikolojik destek değil, bilgi istiyoruz
16:44 Wan’da taksiciler kayyımı protesto etti
16:29 Adalet Nöbeti: 15 Şubat uluslararası komployu kınıyoruz
16:11 Licik'te sorumlular hakkında suç duyurusu
15:53 Maden faciasının yaşandığı köyün sakinleri: Yalnız ve korunaksızız
15:33 Hatimoğulları facianın yaşandığı Licik'ten seslendi: Hesabını soracağız!
15:21 Özgürlük Yürüyüşçüleri Riha’da: Zafer özgürlüğü için yola düşen Kürt halkının olacak
15:14 Erdoğan 'katil' ve' 'darbeci' dediği Sisi ile yan yana
14:51 DEM Parti Gençlik Meclisi: Baskılara boyun eğmeyeceğiz
14:42 DEM Parti Semsûr adaylarını tanıttı
14:37 Yargıtay da 'suç değil' dedi: DTK davaları çöktü
14:36 Licik için araştırma önergesi verdi
14:10 Haber-Sen: PTT dağıtımcıları Cumartesi günleri çalışmaya zorlanıyor
14:02 TMMOB: Maden işletmesi derhal kapatılmalı
13:45 Tutuklanan avukatların serbest bırakılması istendi
13:37 Özgürlük Yürüyüşçüleri Curnê Reş'te: Tek muhatap Abdullah Öcalan’dır
13:25 İstanbul’da 25 Şubat günü ‘Özgürlük Mitingi’ düzenlenecek
13:25 22 ilde 179 gözaltı
13:17 Toprak altındaki bazı işçilerin kimliği belli oldu
13:16 Erzîngan’a gidişleri engellenen DEM Partililer: Facianın sorumlusu AKP'dir
12:47 Kanal İstanbul imar planı iptal edildi
12:40 Erdoğan Sisi ile görüşmek üzere Mısır yolunda
12:26 Maden faciasına dair 4 gözaltı
12:20 Gazeteciler ters kelepçeyle gözaltına alındı
12:05 Sêwereg'te 'Özgürlük Yürüyüşü'
12:03 Tunceli Valiliği Erzîngan’a girişleri yasakladı: 4 gözaltı
11:07 Süleyman Ahmet için Irak Federal Mahkemesi’ne başvurulacak
10:37 Korkmaz ve oğlunu katleden Cemal Yılmaz tutuklandı
10:00 Amed halkı Özgürlük Yürüyüşçülerini bağrına bastı
09:55 Tutsakların ‘özgürlük’ eylemi 80’inci günde
09:54 KDP’nin alıkoyduğu gazeteciden 113 gündür haber yok
09:48 Temelli: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanıncaya kadar eylemler sürecek
09:28 Laura Castel: İmralı, Avrupa Konseyi topraklarında bir kara delik
09:23 Tahliyesi engellenen tutsağa sorulan soru: Ne işin var siyasette?
09:17 Doktora 'yalvarmayı' reddeden tutsak tedavi edilmedi
09:15 İmralı için başvuran Toğurlu: Öcalan'ın özgürlüğü barışın önünü açacaktır
09:10 AKP'den YRP’ye geçen aday ‘tehdit’ ve ‘hakaret’ten yargılanıyor
09:07 Üniversite hastanesinde 'hastalardan zorunlu bağış alınıyor' iddiası
09:03 Av. Demir: Abdullah Öcalan'ın paradigması ezilen halklara umut oldu
09:01 Abdullah Öcalan: Halkımızın direnişi komployu boşa çıkardı
09:00 14 ŞUBAT 2024 GÜNDEMİ
08:55 Amed ve Êlih’te ev baskınları yapıldı
08:44 Xeta Jinê üyesi kadınlardan Rojvelat için pankart
13/02/2024
20:54 MKM'den halk şöleni: Büyük Özgürlük Yürüyüşü selamlandı
20:41 Berecûk'te metruk bina çöktü: 1 ölü
20:37 DEM Parti: İliç’te yaşanacak her can kaybının sorumlusu iktidardır
20:35 Avukat Yıldırım’dan Licik tepkisi: Proje derhal iptal edilmeli
20:17 ‘Düzenin kendini yeniden inşa etmesindeki kırılmayı Öcalan gerçekleştirdi’
19:59 TJA’dan okuma etkinliği
19:49 DEM Parti Eş Genel Başkanı Hatimoğulları Erzîngan’a gidecek
19:49 DEM Parti ve CHP arasındaki görüşmeler sonuçsuz kaldı
19:42 ABB Özel Kalem Müdürünü öldüren fail tutuklandı
19:28 Mersin’de 2 kişi tutuklandı
19:10 Licê'deki gözaltılar hakkında 4 günlük gözaltı kararı
18:14 Siyanürlü göçüğe tepki: Maden kapatılmadı, kar hırsıyla faciaya davetiye çıkardı
17:39 Agîri’de büro açılışı mitinge dönüştü: Kayyımı göndereceğiz
17:35 DEM Parti: Hızır bölgemize barış, huzur ve özgürlük getirsin
17:30 Kobanê Davası: Varlığımızı yargılıyorsunuz
17:05 DEM Parti Eş Genel Başkanları: Licik altın madeninde felaket göz göre göre geldi