ANKARA - Meclis'te bütçe görüşmelerine dair söz alan DEM Parti milletvekilleri, binlerce asker ve polisin yerel seçimler öncesi bazı kentlere taşınmasına sessiz kalan muhalefet partilerine tepki gösterdi.  

 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri,  Meclis’te görüşülen 2024 Yılı Merkezi Yöntemi Bütçe Kanunun Teklifi’nin maddelerine dair söz aldı. DEM Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Êlih Milletvekili Mehmet Rüştü Tiryaki, yargı alanında yaşanan sorunlara değindi. Tiryaki, "Dünyanın en ağır cezaları Türkiye'de, 30 yıl cezaevinde kalanlar var ve bu 30 yılın sonunda 'pişmanım’ demediği için, onurlu durduğu için insanları 6 ay, 6 ay, 1 yıl, 2 yıl daha cezaevinde tutuyorsunuz. Yargı içerisindeki en büyük düzen hukuk değil, maalesef rüşvet düzeni" dedi. 

 

'TÜRKİYE’NİN EKONOMİSİ İFLAS ETTİ'

 

Türkiye’nin ekonomisinin iflas ettiğine dikkati çeken Tiryaki, "Dünyada konut fiyatlarının en çok arttığı ülkeler de en çok arttığı şehirler de Türkiye. 150 tane şehir arasında ilk üç sırada Türkiye'den 3 şehir var; Ankara, İstanbul, İzmir. Yüzde 135, yüzde 133, yüzde 127. Türkiye'de konut fiyatları yüzde 133 artmış, daha sonra 2’nci sırada Makedonya var, 3’üncü sırada Hırvatistan, Macaristan. Türkiye'nin ekonomik tablosu bu” ifadelerini kullandı.

 

AKP’nin iktidara geldiği sırada Türkiye’nin dünyanın en büyük ekonomileri arasında 21’inci sırada olduğunu ve çözüm süreci döneminde daha da büyüyerek 16’ncı sıraya ilerlediğini belirten Tiryaki, sürecin sona erdirilmesi sonrası bu sayının gerilediği ve şu anda 23’üncü sıralarda yer aldığını aktardı. Tiryaki, "On yıl önceki ekonomik veriler bugünkü verilerden çok daha iyiydi, dünyayla karşılaştırarak da bunu söylesek Türkiye dünya çapında daha kötüye gitmiş durumda. Sanırım 66’ncı sıradaydı kişi başına düşen millî gelir açısından şu anda 79’uncu sırada falan olmalı. Her anlamda Türkiye ekonomisi çok kötü durumda” diye kaydetti.

 

ASKER VE POLİSLERİN TAŞINMASINA TEPKİ

 

Kurdistan'da asker ve polislerin seçmen olarak bazı kentlere taşınmasına tepki gösteren Tiryaki, "Şırnak merkezde bulunan bir tane adres var; bu yerleşkeye kayıtlı seçmen sayısı 6 bin 89. Bu seçmenin 4 bin 368’i yeni kayıtlı seçmen. 1 tane adresten bahsediyoruz. Bu seçmenin 1 bin 40 tanesi Şırnak’ın diğer ilçelerinden getirilmiş. Kimler bunlar? Cizre’yi, Silopi’yi hiçbir şekilde kazanamayacağınızı biliyorsunuz, oradaki askerleri, polisleri seyyar seçmen olarak Şırnak merkeze getirmişsiniz. Neden? Belki seçimi hileli yollarla kazanabiliriz diye” diye kaydetti. 

 

Tiryaki, şöyle devam etti: "Her hâlükârda halkın size cevap vereceğini biliyorsunuz, bu yüzden bu hilelere tenezzül ediyorsunuz. Sınır ötesi görevde olan askerler vardı, bu askerlerin hepsini getirdiniz bu seçimin özellikle kritik olduğu illerin tamamına yerleştirdiniz. Şırnak'ta var, Çukurca’da var Iğdır’da var, Hakkâri merkezde var, onlarca merkezde var. Yurt dışı seçmeni 14 Mayıs'ta orada oy kullanmış, getirmişsiniz, şimdi bu kentlerin seçimini almaya çalışıyorsunuz.”

 

ENGELLİLERİN YAŞADIĞI SORUNLARI ANLATTI

 

 

DEM Parti Êlîh Milletvekili Zeynep Oduncu ise, engellilerin yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Oduncu, Türkiye’de en az 10 milyon engelli olduğunu ve temel haklarının yok sayıldığını söyledi. Engellilerin bütçedeki haklarının da yok sayıldığını kaydeden Oduncu, "10 milyon engelli için ayrılan pay yıllardır yüzde 2 bile değilse, bu iktidar engellileri yok sayıyor demektir. Engelliler kamu hizmetinin sunulması sırasında yok sayılmaktadır. İşe alımda ve kariyerde yok sayılmaktadır. TÜİK’e göre bile Türkiye nüfusunun yüzde 12'den fazlası engellidir ancak sokakta, iş yerinde, okulda, siyasette, medyada ve yaşamın herhangi bir alanında bu oranda engelli göremiyoruz çünkü hep söylediğimiz gibi bu ülke tecrit cehennemine dönmüş bir ülkedir” dedi.

 

Oduncu, “Sokağa çıkamayan, okula ve işe gidemeyen milyonlarca engellinin durumu tecrit olarak ele alınmalı. Bu tecridi kırmak için geniş kapsamlı bir politika ve söylem değişikliğine gidilmelidir. Engelliler bu ülkede tam bir yurttaş sayılmamaktadır. Büyük bir azınlık gibi temel hakları hep bir lütufmuş gibi gıdım gıdım verilmektedir. Engellilerin siyasal temsili için gerekli mekanizmalar kurul kurulmadığı gibi, sağlamcı ideoloji tam bir ayrımcı tutum içerisindedir" ifadelerini kullandı. 

 

HALKIN KAYNAKLARI ÇALMA PEŞİNDE

 

 

Amed Milletvekili Serhat Eren de kayyımların usulsüzlük ve yolsuzluklarına değindi. Eren, Amed'teki kayyımların arsaları, dükkanları ve taşınmazları değerinin altında sattığına işaret ederek, "Yerel seçimler yaklaştıkça iktidar ve onun sömürge valileri o kadar arsızlaştılar ki gelecek olan belediye başkanlarımıza tek söz bırakmamak için her türlü hileye ve oyuna başvuruyorlar. Belediyelerin organize sanayi bölgelerindeki hisselerini Valilik kendisine devretti” dedi. 

 

Amed’te pek çok adrese binlerce polis ve askerin taşındığına dikkati çeken Eren, muhalefetin bu duruma sessiz kaldığını söyledi. Eren, "Bunlar Kürt’e yapılınca meşru ve hak mı kabul ediliyor? 'Aman ses çıkarmayalım, nasılsa onlar bunu hak ediyor' mu diyorsunuz? Bugün sessiz kaldığınız bütün haksızlıklar bir gün sizi de bulacak. Bu ülkede hukuksuzluk yapılacaksa önce Kürtlere yapılır, sonra muhalefete sıra gelir, muhalefete yapılır. CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisine sesleniyorum; eğer Eğil’e, Kulp’a, Hazro’ya, Şırnak’a, Iğdır’a ses çıkarmazsanız, yarın bu iktidar gelir, sizin kazandığınız belediyelere el koyar. Kayyum tayin eder, belediyenin kaynaklarını talan eder” diye belirtti.